Kurtarıcı İsa Heykeli, Brezilya’nın Rio şehrinde Corcovado Dağı üzerinde yer alan şehrin ve ülkenin sembolü haline gelmiş bir heykeldir. Heykel 1145 ton ağırlığında olup 38 metre yüksekliğindedir. Heykelin açılmış kollarının genişliği ise 28 metredir. Altın oranı yakalayabilmek için heykelin boyu ve genişliği aynı oranda tasarlanmıştır. Uzaktan bakıldığından kollar Latin haçının kutsal figürünü yansıtır, bu da Hıristiyan ikonografisi olarak güçlü bir duyguyu harekete geçiren dengeli bir orantıdır. Fakat yakına gelindiğinde büyüklüğüyle insan formunun çok üstünde olan heykelin yarattığı bu ikili durum insanda merak uyandırmaktadır. İçinde bulunduğu makine çağının düşünsel imgelerinden yararlanıp çağıyla ve sonraki dönemlerle de uyum içinde kalmayı başarmıştır.
Ülkede dini bir anıt inşa etme fikri ilk olarak bir Katolik rahip tarafından önerilmiştir ancak o zamanki Brezilya İmparatorluğu tarafından finansal destek sağlanamamıştır. Daha sonra Brezilya’nın laik yönetime geçmesiyle heykelin yapılma talebi reddedilmiştir. Rio Katolik Çevresi adında bir grup tarafından heykel için başlatılan bir dilekçe başarılı olmuştur. İnşası 1922’de Brezilya’nın Portekiz işgalinden kurtulmasını 100.yıl dönümünde başlatılmış ve beş yılda tamamlanmıştır. Proje tamamen Brezilya’daki Katolik topluluğu tarafından finanse edilmiştir. Tamamlandığında heykelin inşası 250 bin dolara mal olmuştur. Kurtarıcı İsa Heykeli’nin parçaları Brezilya’da yapılmamıştır. Temeli Fransa’da, Fransız heykeltıraş Paul Landowski tarafından yapılmıştır. Ardından parçalar, mühendis Heitor da Silva Costa ve Fransız mühendis Albert Caquot tarafından betonarmeyle yeniden yapılmak üzere Brezilya’ya gönderilmiştir. Başta Heitor da Silva Costa’nın tasarladığı çizim farklıdır. Bu çizime göre Hazreti İsa bir elinde hacı diğer elinde dünyayı tutuyordu. Ancak bu çizim birçok kişi tarafından alaya alınmıştır. İlerleyen zamanlarda çizimde değişikliğe gidilmiş ve heykel günümüzdeki halini almıştır. Heykel hem tasarım hem de materyallerde güzelliği çağrıştırmaktadır. İnşaat malzemesi olarak kullanılan betonun üzerinde katman olarak sabuntaşı kullanılmıştır. Kullanılan bu yapı malzemeleri, gelen ışığı kolayca yansıtan açık renklidir. Her ne kadar heykel detaylarını göremiyor olsanız bile, her zaman beyaz bir görüntüsü vardır. Bu özellikleriyle Art Deco olarak adlandırılan modernist bir tarza sahiptir, fakat Rönesans dini figürleri gibi yaklaşılabilir ve çekicidir. Heykeli tasarlayan Paul Landowski, heykeli 30 metre olarak biçimlendirilmiş ancak heykelin temeline konulan destek yapı ile beraber toplam uzunluğu 38 metre ulaşmıştır. Bu sebeple Rio şehrinin her yerinden rahatlıkla görülebilen bu eser sadece Brezilya halkı için değil Hristiyanlar için de çok kutsal bir değere sahip olmuştur. Dağın jeolojik konumu itibariyle şehrin hemen hemen her yerinden rahatlıkla görülebilen Kurtarıcı İsa heykeli şehre ayrı bir hava katmakta ve muhteşem bir şehir manzarası sunmaktadır. Bu manzara özellikle günün ilk saatlerinde ve akşam üzeri muhteşemdir. Heykel, çok dik bir dağın tepesinde olması nedeniyle yıldırım çarpmalarına meyillidir ve yılda 3 ile 6 kez yıldırım çarpmasına maruz kalmaktadır. 2014 FIFA Dünya Kupası’ndan önce böyle bir durumla karşılaşılmış ve heykelin baş parmaklarından birisi kırılmıştır. Dünya Kültür Mirası listesine adını yazdırmış bu heykel, 2007 yılında dünyanın 7 harikasından biri seçilmiştir. Günümüzde yılda 1 milyon kadar turist, özellikle Paskalya ve Noel zamanı burayı ziyaret etmektedir. 2003 yılında turistlerin buraya daha rahat erişebilmesi ve ulaşabilmesi için heykelin bulunduğu yere yürüyen merdivenler, yürüyüş yolu ve asansör yapılmıştır.2006 yılında ise heykeli tabanına 75. Yıldönümü kutlamak bir şapel inşa edilmiştir. Her ne kadar sınırlı bir alana sahip olsa da ziyaretçiler şapelin varlığını olumlu karşılamıştır. Öyleki, ziyaret eden turist sayısının artmasına da olanak sağlamıştır. Ayrıca heykelin yakınında vaftiz ve evlilik törenleri de düzenlenmeye başlamıştır. Geçtiğimiz yıl Paskalya Bayramı’nda koronavirüsle mücadele eden sağlık çalışanı onurlandırmak için heykele ışıkla üzerinde Stetoskop olan doktor önlüğü giydirilmiştir. Değişik ülkelerin bayrağı yansıtılırken aralarında Türkçe’nin de olduğu birçok dilde sağlık çalışanlarına teşekkür edilmiştir. Görünen o ki bu heykel kentsel ortamın sembolik bir koruyucusu haline gelmiş ve her dönem bir amaca cevap verebilmektedir.