Osho – Çakra Kitabı

ENERJİ VE SÜPTİL BEDENİN İYİLEŞTİRİCİ GÜCÜ

Çakra Kitabı, Osho’dan okuduğum ilk kitaptı ardından o kadar sevdim ki diğer kitaplarını da edindim ve okudum. Bu sebeple size de benim için ilk olan kitabı önermek istedim. Bu kitapla ve yazarla tanışma durumum benim için çok değerliydi. Osho’yu hep merak edip, okumak istedim ama içimden bir ses ertele dedi ve aylarca erteledim. Sonra o ses sustu ve okumaya başladım. Resmen bir ay boyunca sadece bu kitabı okudum. Notlar aldım, bazı sayfaları, cümleleri defalarca okudum, ara verip araştırmalar yaptım. Osho’yu bana göre kimse tam olarak anlayamayacak ve her dönemde eleştirilere maruz kalacak. Bunun sebebi kesinlikle insanların konuları kendi zihniyetlerine göre bir yerlere çekmesinden kaynaklı o yüzden size Osho’dan bahsetmeyeceğim. Eğer onun hakkında eleştiri yapmak veya yargılamak isterseniz önce kitaplarını okuyun, konuşmalarını dinleyin. Ben bu yazıda onu yargılamak istemiyorum ama onun yanlış noktalara değindiğini de düşünmüyorum çünkü o her döneme hitap edebilmek için bu görüşleri ortaya attığını düşünüyorum ne de olsa o bir felsefe insanı ve kalıcı olması için bunu yapması gerekiyordu. Bunu yaparken insanlığa ve toplumsal normlara zarar verdiğini düşünmüyorum aksine güçlendirdiğine inanıyorum ama dediğim gibi bunlar hep tartışmalara açık konulardan olacaktır.

Osho, diğer din ya da oluşumlardaki gibi insanları içsel yolculuklarına iterken toplumdan soyutlamıyordu hatta topluma katıyordu ve bu bana göre yanlış değil çünkü nerede olursak olalım içsel yolculuğumuzda kendimizleyiz. Bunun için yapayalnız, herkesten, her şeyden uzaklaşmamıza gerek yok. Bu yüzdendir ki Osho’ya karşı okuduğum her kelimede garip bir sıcaklık hissettim, bazı noktalarda kendimi ona çok benzettim, çok ortak nokta buldum. Bu yüzden kitabı okumak bana büyük keyifler kattı. Onun da benim gibi yay burcu olması sevimli ortak noktalardan biridir. 

Hayatımın her noktasında bir yaratıcıya olan inancımı hiç yitirmedim. Bu durum kendi açımdan her zaman dinsel boyutun ötesindeydi, daha enerjisel, daha mistikti. Eğer sizin de inanç kavramınız bana yakın ise bu kitap fazlasıyla sizlere yoldaş olacaktır. Kitap sizlere enerjiler, çakralar, beden ve evren üzerine bolca bilgi katacaktır, bu bilgileri o kadar güzel aktarıyor ki o döngüden hiç çıkmak istemiyorsunuz. Kitabı okurken bazı bilgiler önceden bildiğim doğru şeylerdi, bazıları yanlış olarak edindiğim bilgilerdi ve bu durum doğru olan bilgileri edinmemi sağladı. Osho, bu kitapta ezoterik bilim ve anlayışı, kişisel büyümeleri, insan bedeninin içsel döngüsünü, kadın erkek uyumunu, sayıların kutsallığını, bedensel denge düzenlerini, insanların nasıl güçlü beden ve zihinlerde yaşamaları gerektiğini ele almıştır. Tüm bunları en basit ve kuralsız bir dille bizlere aktarıyor. Bu durum beni okurken çok mutlu etmişti çünkü Osho’ya kadar ne zaman çakralar, meditasyonlar veya inanç sistemleri üzerine bilgiler edinmek istesem hep karşıma kurallar çıkmıştı. Eminim bu durum sizlerin de başına gelmiştir. Bir de bu tarz manevi konularda kuralların olması sizce de çok saçma değil mi? Sonuçta içsel bir gelişimde kurallara ihtiyaç duyulacağını düşünmüyorum. İnsanlar kendilerine göre en rahat ve huzurlu anlarda bu önemli noktalara değinebilir. Bu sebeple Osho’nun kitabındaki kendi içerisindeki düzen ve döngüsünü bu denli kuralsız, kalıpsız okumak bana çok doğru gelmişti ve sizlerde de aynı hissi uyandırmasını isterim. Sürekli olarak döngülerden, yolda olmaktan, enerjinin akışından, seks merkezciliğinden, sayıların düzen içerisindeki öneminden bahsetmesi benim kendi içimdeki durumlarıma daha derin anlamlar yüklememe yardımcı olmuştu. Bu kitap hem yaşımdan hemde hayatımın farklı noktalara evrimleşmesinden dolayı benim için her zaman önemli kalacaktır. Sizlerde de bu etkileri yaratmasını gönülden bir sevgiyle isterim ve aklınızın bir köşesinde Osho var ise lütfen ertelemeyin. Ne kadar erken okunursa bir bireye o denli büyük faydalar sağlar. Şimdiden keyifli okumalar. Döngünüzün 70 yılda tamamlanması dileğiyleeeee. 

ALINTILAR: 

Önce: Kadın sezgi demektir, şiir, hayal gücü demektir. Erkek irade, düzyazı, mantık demektir. Bunlar sembollerdir: Erkek daha agresif bir nitelik, kadın ise alıcılık demektir. Alıcılık en yüce olandır. Erkek mantık, analiz, felsefe demektir; kadın din, şiir, hayal gücü – daha akışkan, daha esnek. Erkek Tanrıyla savaşır. Bilim saf bir erkek yan ürünüdür – savaşan, mücadele eden, fethetmeye çalışan erkeğin yan ürünü. Kadın asla savaşmaz; o sadece kucak açar, bekler, teslim olur. (syf. 45)

‘’İnsan viran olmuş bir Tanrı’dır.’’ Aynı fikirdeyim ve değilim. Bu sözde bir hakikat vardır – insan olması gerektiği gibi değildir. Anlayış var ama biraz tepetaklak. İnsan viran olmuş Tanrı değildir, insan yapım aşamasındaki Tanrı’dır; insan filizlenen budadır. (syf. 106)

Bu beş tohum sadece tohumdur, unutma. Bu beşinin ötesinde senin gerçekliğin yer alır. Bunlar sadece seni çevreleyen tohumlardır: İlki çok fizikseldir; yüz yetmiş, yüz seksen santimetre boyundaki bir bedene hapsolmuşsundur. İkincisi bundan daha da büyüktür, üçüncüsü daha da büyük, dördüncüsü onlardan büyük ve beşincisi en büyük; ama yine de bunlar sadece tohumdur. Hepsi sınırlıdır. Ve eğer tüm tohumlar bir kenara konup sen kendi gerçekliğinde çırılçıplak durursan o zaman edebiyat olursun. Yoganın söylediği şey budur: Sen Tanrısalsın – aham brahmashmi. Sen çok brahmansın. Şimdi ebedi gerçekliksin; tüm bariyerler yok olur. (syf. 173)

Osho – Çakra Kitabı, Enerji ve Süptil Bedenin İyileştirici Gücü, Butik Yayıncılık, 2020, Çeviren: Merve Duygun. 

Share on facebook
Share on twitter
Share on linkedin
Share on google
Share on pinterest
Share on telegram

Yazar

Yazar

Grafiker

Grafiker